Eskişehir Bölgesinde Yerleşme Tarihine Toplu Bir Bakış

    Eskişehir bölgesinde, tarih devreleri içinde daimi kır yerleşme­sinin ne zaman ve hangi devrede başlamış olduğu hakkında kesin bir şey söylemek bugün için hemen mümkün değil

   

Bu yerleş­menin Hititler zamanında başlamış olabileceğini, hitit medeniyeti­nin ana hatlarına bakmak suretiyle istidlal etmek mümkün olsa gerektir.

Mıntıkada şimdiye kadar bulunmuş, olan tarihi vesaik, bu sahanın bilhassa Firikler zamanında gayet meskün olduğunu; bağ, bahçe ve hububat ziraatinin tekâmülü ile  gayet müreffeh bir belde olduğunu belirtmektedir. Bundan sonra Greklerin, Roma ve Bizansların idaresi altında kalan bölgede kır yerleşmesini gösterecek vesaik mevcut değilse de, malum antik şehirlerin çok uzaklarında bulunan sayısız mezarlar (ki bunların pek çoğu Bizantin devreye ait oldukları arkeologlar tarafından tespit edilmiştir) mıntıkada kır yerleşmesinin mevcut olduğu intibaını verdirmektedir.

Selçuklar zamanında, bunların bilhassa ziraate büyük bir önem vermeleri mıntıkayı kır yerleşmesi bakımından tekrar inkişaf ettirmiş olmalıdır. Gene bu devrede Moğollarla beraber Anadolu’ya gelen Turgutların bilhassa Eskişehir dolaylarında toprağa yerleşmiş ol­maları burada kır iskânının bir kesafet kazanmasına âmil olsa gerektir. Sonradan Selçuklardan Osman oğullarına intikal eden ve Kayı kabilesinin yerleşmesine sahne olan bu bölgede kır nüfusu daha da inkişaf etmiş olmalıdır.

Bütün tarih devreleri içinde kır nüfusunda ve yerleşmede vukua gelen  tebeddülat, yani yerleşmeler ve göçmeler hakkında sarih bir bilginin mevcut olmayışından kır yerleşmesinin tarih çağları için­de geçirmiş olduğu tekâmülü ortaya çıkarmağa imkân verdirmemektedir. Ancak kır yerleşmesinde ilk ilmi donelere Osmanlıların yapmış oldukları ve bugün bile büyük bir ilmî değer taşıyan sa­yımlarla vakıf olunulmaktadır. Netekim ilki 1497 ve bunu mütea­kip 1522 ve 1576 senelerinde yapılmış olan sayımlar kır yerleşme­sinin mahiyetini aydınlatmakta büyük hizmetler sağlamaktadır. Daha bu tarihlerde yerleşmenin bütün karakterlerini ortaya koyan bu sayımlar, denilebilir ki, Eskişehir bölgesinde kır yerleşmesinin ilk ve en ciddî temelini teşkil etmektedir. Sayımların köy köy yapıl­mış olması mülkiyet, yerleşme ve ziraat hayatı gibi konular hakkın­da etraflı malûmat vermesi bugünkü çalışmalarımızda muazzam fay­dalar sağlamaktadır. Yalnız sayım usullerinin bugünün görüşlerine uymaması belki (enterpolasyon metodu istisna edilirse) bu sayım­ların yegâne hatalı noktasını teşkil etmektedir.

1522 sayımlarından Eskişehir kazası içinde isimleriyle bera­ber 167 köyün mevcut olduğu öğrenilmektedir . XVI. cı asırdan zamanımıza kadar muhtelif asırlarda muayyen gayeler uğrunda, muhtelif sayımlar daha yapılmışsa da bütün bunlar yerleşme meselelerinin aydınlatılmasına yardım edecek durumda değillerdir. Ancak kır yerleşmesi üzerinde iş görebilecek olan sayım 1935 tari­hine kadar inmektedir.

Bugün Eskişehir vilâyetinde 360 köy ile XVI. cı asırdaki 167 köyü mukayese etmek ve dört asırlık bir zamanın geçirmiş olduğu tekümülü de izah etmek pek kolay olmasa gerektir. Bu güçlükleri yaratan âmillerin başında dört asır evvelki Kaza hudutları ile bugünkü hudutların ne dereceye kadar aynı olup olmadığını bilmek lâzımdır. Sonra bu köylerin dört asır içinde geçirmiş oldukları tekâmül prensiplerini ortaya koym

Henüz yorum yapılmamış, ilk yorumu sen yap

Yorum Yazın