Çokçapınar köylüleri Şenlikleri özlemeye başladılar. 10. cusu yapılan Geleneksel Çokçapınar Şenlikleri son zamanlarda Ramazan ayına rastlamasından dolayı şenlik iftarı olarak yapılsa da Kültür ve eğlence karışımı etkinliklerin yapıldığı şenlikler özlenmeye başlandı.

Çokçapınar köylüleri Şenlikleri özlemeye başladılar. 10. cusu yapılan Geleneksel Çokçapınar Şenlikleri son zamanlarda Ramazan ayına rastlamasından dolayı şenlik iftarı olarak yapılsa da Kültür ve eğlence karışımı etkinliklerin yapıldığı şenlikler özlenmeye başlandı. Şenlikler bahanesiyle yurdun birçok köşesinden gelerek bir araya toplanan Çokçapınar köylüleri en azından senede bir defa görüşme ve kucaklaşma ortamını o doyulmaz sohbet anlarını yeniden arar oldular. Şenliklerin belli bir maddi külfetinin olması elbette düzenlenmesini zorlaştırıyor. On yıldır birçok kişi koşturdu, birçok kesimin az da çok da olsa maddi katkılarıyla şenlikler gerçekleştirildi. En büyük zorluk, katılan köylülerimize ve misafirlere yapılan yemek ikramının karşılanması. Yakın mesafelerden gelenler için sorun olmasa da uzaktan gelenlerin ve zorunlu olarak davet edilen misafirlerin en azından bir öğün yemek ikramıyla ağırlanması zorunluluğu, toplu bir ikramı gerekli kılıyor ve de bu maddi yükü beraberinde getiriyor. Yıllardır düşünülen ancak bu son iki konu dolayısıyla uygulanması pratikte zor olan ise piknik tarzında bir şenliğin yapılması. Burada hayal mekanizmasını çalıştırmak gerekiyor ve fikir denemeleri devreye giriyor. Acaba Bozüyük Dernek Başkanımız Hayati KAYABAŞ ve Muhtarımız Onur ONARAN’ın da düşündüğü gibi piknik şeklinde bir şenlik gerçekleştirilebilir mi? Uzaktan yakından gelen katılımcılar ailesiyle pikniğe gider gibi erzağını hazırlasa, hem kendini hem misafirini ağırlasa! Alınsa bir çuval un ve bayanlarımız kursalar sacı Çamlar Bayırına, Çokçapınar Gözlemesinin kokusu buram buram sarsa ortalığı. Yine eskisi gibi kültürümüzden hatta hiç görmediğimiz örnekler yaşasak, çocuklar sevinse eğlense. Olur ya bir hayırsever millete su dağıtsa, bir diğerinin gönlünden bir kazan çorba geçse. Yoksa bunlara gerek kalmadan birkaç hayırseverimiz ikramları üstleniverse mi? İşte bu fikir çorbasına bir tutam fikir de sizlerin katması gerekiyor.